Spor filmi çok, ama tenise ayrılan film sayısı tabii ki oldukça az. Direkt olarak tenisi odağına alan film sayısı ise bir elin parmağını geçmez. İçinden tenis geçen filmlerden bir derleme yaptık. İçine ping pong – masa tenisi olanları da ekledik. Servis sırası sizde, iyi seyirler. (Bizim yazmadığımız, sizin de aklınıza gelen olursa yorum kısmına ekleyebilirsiniz.) Yenilerden başlayalım!
Borg vs. McEnroe (2017) IMDb 7.0
Başrollerini Sverrir Gudnason ve Shia LaBeouf’ın üstlendiği film gerçek hikayeden uyarlama bir spor dramı. İkonik tenisçiler Björn Borg ve en büyük rakibi John McEnroe arasındaki mücadeleyi konu alan film, ikilinin 1980 yılı Wimbledon Turnuvası’ndaki karşılaşmasını anlatıyor. Asabi, fevri, heyecanlı John McEnroe; duygudan arınmış zen sükunetiyle dikkat çeken İsveçli Bjorn Borg’a karşı. İkili kazanmak için mücadele verirken, bir efsaneye dönüşmenin bedelleriyle de yüzleşiyor.
___
Ezeli Rekabet (2017) Battle of the Sexes IMDb 6.8
1973 yılında oynanan dünyanın bir numarası Billie Jean King ile eski şampiyon Bobby Riggs arasındaki tenis maçı tarihe “The Battle of the Sexes” olarak geçti. Bu muhteşem maç tüm zamanların en çok izlenen spor müsabakası oldu. Zamanın ruhunu yakalayıp, cinsiyet ayrımcılığı üzerine dünya çapında bir gündem yaratan bu müsabaka, aynı zamanda femisint hareketi de teşvik etti. Medyanın baskısı altında olan King ve Riggs, kort dışında çok daha kişisel ve kompleks sorunlarla uğraşıyorlardı. Eşinin de desteğiyle kurumlara karşı eşit ödemeler için savaşan King, aynı zamanda kendi cinsiyetiyle ilgili de boğuşmalar yaşıyordu. Bu arada Riggs de mirası ve şöhretini, eski zamanlardaki ihtişamını tekrar yaşamak için riske atıyordu. Billie ve Bobby birlikte; tenis kortlarının çok ötesine geçen ve dünyanın dört bir yanında erkeklerle kadınlar arasındaki tartışmaları canlandıran bir kültürel gösteriye hizmet ettiler.
Bobby Riggs ve Billie Jean King’in tarihi tenis maçını konu edinen Battle Of The Sexes’ın başrollerinde Steve Carell ve Emma Stone yer alıyor
_____
Maç Sayısı (2005) Match Point IMDb 7.7
Genç tenis eğitmeni Chris Wilton (Rhys-Meyers), zengin bir ailenin oğlu olan Tom’a verdiği özel dersler sayesinde yüksek sınıftan insanlarla yakınlaşma şansına sahip olur. Tom’un kızkardeşi Chloe ile flört ederken, onun femme-fatale ve esrarengiz sevgilisi Nora’ya (Scarlett Johansson) aşık olur. Chloe ile evlendikten sonra da Nora ile yasak ilişkisi devam eder. Nora’ya sahip olmayı, aynı zamanda da evlilikle kazandığı zenginliğin devam etmesini istemektedir. Chris’in seçim yapması gerekmektedir. Aşk mı yoksa servet mi?
____
Wimbledon (2004) IMDb 6.3
Peter Colt (Paul Bettany) parlak tenis kariyerinde hızlı bir düşüş yaşamaktadır. Emekliliğin eşiğine gelmişken dünyanın en prestijli şampiyonasına katılmak için eline bir fırsat geçer. Bu onun son şansıdır. Diğer bir tarafta ise Lizzie Bradbury (Kirsten Dunst) kariyerinin doruğundadır ve aklında kazanmaktan başka bir şey yoktur.
___
Hard, Fast and Beautiful (1951) IMDb 6.2
Florance Farley zamanının çoğunu antreman yaparak geçiren amatör bir tenisçidir. Bir gün antreman sırasında tenis kulübünde çalışan Gordon McKay ile tanışır. Gordon sayesinde kulübe girme şansı vardır ancak annesinin baskısı ve Gordon’a olan hisleri Florence’in hayatını değiştirmeye başlayacaktır.
___
Nobody’s Perfect (1990) IMDb 5.7
Üniversitede tenis oynayan Steve kendisi gibi tenisçi Shelly’e aşık olur. Ne yaparsa yapsın dikkatini çekemediğini anladığında arkadaşlarının aklına parlak bir fikir gelir; madem erkek olarak Shell ile yakınlaşamıyor, kız olarak onunla arkadaş olacaktır. 1990 yapımı komedi filminde Steve’in, kız taklidi yaparak Shell ile arkadaş olma macerası anlatılıyor.
___
Playing the Moldovans at Tennis (2012) IMDb 7.6
Önce bir bahis, sonra uluslararası en çok satanlar arasına giren bir roman ve son olarak da oldukça alışılmışın dışında, komik ve duygusal bir filme dönüşen gerçek bir hikaye. Yazar ve komedyen Tony Hawks’un yönetmenliğini yaptığı bu film, tenisi, Moldovalıları ve İngiliz mizahını ustaca bir araya getiriyor. Tony’nin macerası, Dünya Kupası sırasında İngiltere – Moldova maçını seyrederken, Tony’nin tüm Moldova futbol takımındakilerle teker teker tenis maçı yapıp kazanabileceğine iddiaya girmesiyle başlıyor. Futbolcularla teker teker tanışmak üzere kendini Moldova’da bulan Tony, Avrupa’nın doğusundaki bu az bilinen ülkede hayatını değiştirecek bir serüvene atılıyor.
____
7 Days in Hell (2015) IMDb 7.2
Aaron Williams (Andy Samberg) ve Charles Poole (Kit Harington) isimli kurgu karakterler Wimbledon Tenis Turnuvası’nda kapışan iki tenisçidir. Tam 7 gün süren müsabaka, sinirleri iyice gerer ve ortalık komedi şovuna dönüşür. Üstelik Charles Poole, 1930’lu yıllardan beri Wimbledon’ı kazanacak ilk İngiliz olmak için mücadele etmektedir ve kraliçenin maçı izlemeye gelmesi üzerinde yeterince psikolojik baskı yaratmıştır…
____
Venus and Serena (2012) IMDb 6.2
Teniste 2000’li yıllara tam anlamıyla damgasını vurmuş Williams kardeşlerle ilgili 2012 yapımı belgesel film.
___
16 – Love (2012) IMDb 5.8
Ally Mash, şöhreti yerinde başarılı bir tenisçidir. Hayatının odağında tenis olan genç kadın sakatlanır ve kortlardan uzak kalır, Mash, kariyer dışında başka şeylerin de olduğunu fark eder, hayat ve aşk onu beklemektedir.
___